Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

3 Mart 2015 Salı

8 Saniye



8 Saniye’nin sloganı: İnsanın kaderi kendi çabasına bağlıdır.

‘8 Saniye’; gerçek hayattan esinlenip yazılmış olması, görsel efektleri, Don Miguel Ruiz’in kitabından izler taşıması bunun ötesinde kendisinin de filmde oynamış olması izlenmeye değer bir Türk-Alman ortak yapımı eser yaratmış.
Çekimleri İstanbul, Berlin ve Meksika’da gerçekleştirilmiş.
 
Senaryosu Berlin’de doğup büyümüş olan Esra İnal’ın hayat hikayesinden yola çıkılarak  yine kendisi  ve Nuran Evren Şit tarafından kaleme alınmış. Esra özel ilişkilerinde kapana kısılmış hissetmektedir. Kendisine dayatılan kurallarla hep çatışır, içini kaplayan hep bir şeylerin eksik ya da yanlış olduğu hissinden kurtulamamaktadır.
Küçüklüğünden itibaren gördüğü rüyaları ailesine anlatır ama kimsenin onu dinlemediği ve dolayısıyla anlamadığı inancındadır. Mesela rüyasında annesini yerde baygın görür. Nasıl olsa kimse bana inanmayacak ve dinlemeyecek diye kalkar kalkmaz annesinin yanına koşar. Onu aynı rüyasında gördüğü gibi yerde bulur . Ele avuca sığmadığından hep baskı altında tutulmaya çalışılır. Esra'nın arzusu, çocukluğundan beri rüyalarına giren gizemli adamı bulmaktır. Ancak rüyalarında ne kadar bilinçlenir, ne kadar gerçeği kavrarsa, gündelik hayatına etkisi o kadar artar. Ben onu babasından dolayı şanslı buldum. Zira namaz kılan ancak açık fikirli bir baba her zaman bulunmaz. Eşlik eden diğer oyuncularsa
Fırat Çelik, Fahri Yardım, Mehmet Kurtuluş, Salih Kalyon, Sema Poyraz, Devrim Yakut.
   

Yönetmen Ömer Faruk Sorak filmin ismini 8 Saniye seçmesini Güneşin Samanyolu Galaksisi içerisinde bir tam dönüşü 255 milyon dünya yılına denk gelmesiyle, dolayısıyla güneşin perspektifinden dünyaya baktığımızda, 70-80 yıllık bir insan ömrü, aşağı yukarı 8 saniyeye denk gelmesi ile  açıklıyor. Peki insanlar hayatlarının 8 saniye, yani yanıp sönen bir ışık kadar olduğunun farkında olsalardı bu hayatı nasıl yaşarlardı konusunu sorgulamış. Bu kadar kavga gürültüyle mi, bu kadar kinle, nefretle, hırçınlıkla mı yoksa bu hayatın değerini bilerek mi?”

Filmi sonunda Don Miguel Ruiz’in ''4 Anlaşma Toltek Bilgelik kitabı'' adlı kitabından kesitler sunulması ayrı bir güzellik katmış.

Nedir bu 4 anlaşma:

1.   Kullandığınız sözcükleri özenle seçin.

2.   Hiç bir şeyi kişisel algılamayın.

3.   Varsayımda bulunmayın(Yanlış anlarız, kişisel anlarız, dram yaratırız)

4.   Daima yapabildiğinizin en iyisini yapın.

Kitabın ve filmin ortak dili: İnsanlar farklı boyutlarda ve farklı açılarda acıların tiryakisi olur. Rüyalarımız unuttuğumuz ya da yok saydığımız olayların hatırasıdır. Rüyalarımız bizimle birlikte gelişir.

Filmde altı çizilen konular: Toplum ve Kadın yüzleşmesi(erkekler tarafından kadına yüklenen manalar) ,Uyumsuzluklar(evlilik baskısı, kişilik çatışmaları, toplumun değer yargıları). Bir kadının erkeklere emanet olmadan hayatını istediği gibi şekillendirme çabasıyla gelişen olaylarda yaşadığı zorluklar.  

Maalesef halkımız bir filme emeği geçen kişilerin adlarının yazıldığı film sonlarında derhal kalkıp sinema salonunu terk etmeyi seçtiğinden yönetmenin en sona,akıllıca yerleştirdiği espriden mahrum kaldılar.   





1 yorum:

Gezi/yorum... dedi ki...

Alplere uçan uçağı çağrıştırdı 8 dakika boyunca düşmüş, yakında onunda filmini yaparlar